• Favorilere Ekle





İtirazlar ve Kararlar

İtirazlar ve Kararlar 

Hakemin verdiği doğru kararı ve uygulamayı bozarak hatalı karar veren bir itiraz kurulu düşünülebilir mi?

 Satranç etkinliklerinde, kurallara aykırı karar ve uygulamalara, etkinliğin yönerge, duyuru ve planlamalarına itirazlar yapılabilmektedir. Etkinlik sırasında, hangi aşamada olursa olsun, satrancın geleneğinden gelen alışkanlıkla tüm itirazlar hakeme yapılır. Bu itirazlar, başhakem veya organizasyon yöneticisi tarafından çözümlenirken, bunların çözüme ilişkin karar ve uygulamalarına da itiraz edilebilmektedir. Bu durumda da, eğer etkinlik yönergesi oluşturulmasına izin veriyorsa, ‘İtiraz Kurulu’ yapılan itirazları çözümleyerek karar verir.
 
İtiraz konuları, itiraz kurulları, kurulun oluşumuyla karar sürecine ‘İtirazlar ve İtiraz Kurulları’ konulu kaynak belgede ele alınmıştı. Burada kurulların olası değerlendirmelerine değineceğim.
 
Hakemler tarafından önerilen çözüm yolu ve kararlar, gerektiğinde, başhakem tarafından da incelenebilir. Tamamı veya bir kısmı değiştirilebilir. Tarafların, verilen kararın çözüm yaratmadığını savunarak itirazlarını sürdürmeleri durumunda, varsa, itiraz kuruluna yazılı olarak başvuruda bulunma hakları vardır. İtiraz kurulu konuyu inceleyecek, durumun başvuru sahibinin ortaya koyduğu gibi olduğunu gördüğünde, başhakemin kararını bozar.
 
İtiraz Kurulu
İtiraz kurulları genellikle seçimle, atamayla veya her iki yöntem bir arada kullanılarak oluşturulabilir. Atama yapılarak kurulda yer verilen üyeler o etkinlikte oyuncu, antrenör, hakem gibi görevlerde olmamalıdır. Atanacak üyelerin her zaman işi bilen, otorite olarak düşünülebilecek, uygulamalardaki deneyimlerini yansıtabilecek, mevzuatı ortaya koyabilecek, birleştirici rol üstlenebilecek birikim ve donanımda olması beklenir.

Atama yapılırken ayrıca çok dikkatli davranmak gerekir. Deneyimli, üst düzeydeki bir başhakem ve başarılı hakemlerden oluşan bir kadro için gelişi güzel bir atama yapılmamalıdır. Hakemin verdiği doğru karar ve uygulamayı bozarak hatalı karar veren bir itiraz kurulu düşünülebilir mi? Ya da benzer biçimde hatalı karar karşısında doğru karar vermesi için başvurulan kurulun da hatalı ve yanlış karar vermesi de düşünülemez.

Önemli ayrıntı
Teknik toplantıda, katılanların oyuyla, 13 yaşındaki bir oyuncu itiraz kuruluna seçilmiş. Hata nerede diye soracak olursanız, tüm toplumlarda 13 yaş karar vermeye uygun bir yaş değildir. O nedenle olası bir itiraz durumunda ‘çocuk’ kabul edilen bir yaştaki kurul üyesi doğru yaklaşım sergileyebilecek midir? Henüz 18 yaşından küçük olduğu için iradesini açıklamaya zaten yetkin değildir. Bu yaştaki çocuklar, eylem ve işlemleri hukuki sonuç doğurmayacağından, sorumluluk ve yükümlülükten de yoksundur. Medeni hukuk böyle diyor.

Kendi başına bir kulübe sporcu olarak transfer dahi olamayan, velisinin izni gereken bu oyuncunun itiraz kurulunda seçilerek dahi olsa yer alması hukuk açısından da kabul görmeyecek bir uygulamadır. Çocuk yaştaki oyuncuların, eylem ve işlemleri hukuki sonuç doğurmayacağından, itiraz kuluna başvuruları dahi olanaklı değildir. İtiraza konu olan söylemleri hakem veya organizasyon yöneticileri tarafından dikkate alınabilir ancak daha ileri taşınamaz. İtiraz işlemini velileri, antrenörleri, kafile yöneticileri gerçekleştirmelidir.
 
Kararlar  
Kurul, itiraz başvurusunu öncelikle ‘usul yönünden’ sonra da ‘esas yönünden’ görüşür. İtiraza konu olan durum karşısında kararlar, FIDE Oyun Kuralları, FIDE Turnuva Kuralları, yasalar, yönetmelikler, talimat, yönerge ve prosedürlere uygun olarak verilir.
  • Kurulun verdiği karar son karardır. Başhakem kurulun verdiği kararı uygulamak zorundadır.
  • Kurulun verdiği kararın sayılan düzenlemelerden ayrı, bu düzenlemelere karşı olması durumunda, başhakem, önceki verdiği kararı uygulamakta direnebilir.
  • Kurul ara kararlar alabilir.
İtiraz kurulu son kararında;
  • İtiraz reddedilerek karar, başhakemin verdiği karar doğrultusunda düzenlenir.
  • İtirazı yerinde görülerek oyun ve oyunun sonucu hakkında yeni bir karar verebilir.
  • Uygulamanın nasıl olacağı ve sonuçları belirleyecek bir karar verilir.
  • Oyuna kaldığı yerden devam edilebilir.
  • Oyun yeniden oynanabilir.
Bu kısa yaklaşım sonrası uygulamaların nasıl yapıldığını, olası kararların alınış şekli ve uygunluğunu inceleyelim.
‘Oyunun Sonucu: Beraberlik’ başlıklı yazımdaki örnek olay senaryosu “Başhakem……ileri sürüldüğü gibi üç hamle tekrarı olduğunu görür ve masadaki hakemin aldığı (1-0) sonucunu değiştirerek beraberlik sonucunu tescil eder. (½- ½) Bunun üzerine ……antrenörü …….masadaki sonucun değiştirilemeyeceğini ileri sürerek itiraz eder. Başhakem…..beraberlik sonucunu tescil ettiğini bildirir. Başvuru itiraz kuruluna ulaşır” şeklinde gelişmişti. Anımsatmakta yarar var. Örnek olayda, başhakemin, madde 8.7 ve bununla birlikte madde 11.10 uyarınca itiraz başvurusunu dikkate alarak incelemeye değer bulduğunu biliyoruz. İtiraz kurulunun nasıl bir karar vermesi gerektiğini ele alalım.
  • Kurul tarafından usul yönünden uygun görülen konu esas yönünden incelemeye alınır.
  • Masada görev yapan hakem, oyuncular, başhakem ayrı ayrı dinlenir.
  • Oyuncuların ve masada görev yapan hakemin anlatımlarıyla (tutanakla saptanmış ifadeleri) oyun sırasında üç hamle tekrarının gerçekleştiği, siyah taşlarla oynayan oyuncunun da bunu gördüğü, oyuncuların bir incelemeye gerek kalmadan berabere sonucunu kabul ettikleri anlaşıldığında, o sırada oyunun sona erdiği kabul edilir.
  • Öncelikle, üç konum tekrarı beraberliğine ilişkin başhakemin vermiş olduğu karar bozulur. (Bkz. Uyarı1)
  • Masada biten oyuna göre (1-0) sonuç yok hükmünde sayılmalıdır.
  • Oyuncuların berabere sonucunu kabul ettikleri andaki, (½– ½) sonucuyla, beraberliğin madde 9.2.b’ye göre değil, 5.2.c’ye göre hemen, derhal sona erecek biçimde son karar verilmelidir.
  • Bu örnek olay senaryosuna göre kurulun başkaca bir kararı olmayacaktır.
Uyarı 1!
  • Üç konum tekrarıyla ilgili olarak hakemin vereceği kararda şekil ve uygulama koşulları aranır. (Madde 9.2.a-b)
  • Masada, oyun sırasında, bu yönde bir sava dayalı olarak, bir uygulama gerçekleşmemişse, oyun bittikten sonra başhakem ve/veya itiraz kurulu bu yöndeki bir başvuruyu ele alamaz.
  • Daha açık anlatımla; masada, oyun sırasında konum tekrarı olmasına karşın yapılan inceleme sonunda tekrarın olmadığına hükmedilerek oyun devam ettirilmişse veya konum tekrarı olmamasına karşın tekrarın olduğuna karar verilerek oyun bitirilmişse, bu yönde kararlar verilmişse, oyun hangi şekilde biterse bitsin, konu başhakem tarafından yeniden değerlendirilebilir. İtiraz kurulunda da görüşülebilir değerdedir.
  • İtiraz kurulu, ancak ve ancak, oyun sırasında bu yönde verilmiş kararlar karşısında bir inceleme başlatarak yeni bir karar oluşturabilir.
Üzerinde tartışılan bir itiraz kurulu kararını inceleyelim. Kaptanlık yetkisinin devredilmesi ve takımın, oyuncuların yapılan tehditler karşısında can güvenliklerinin olmadığı konularında kurula yapılan başvuru sonunda kurul nasıl davranmalı, kararları nasıl ve ne doğrultuda almalıydı? Kurulda, oyuncuların can güvenliklerinin olmadığına ilişkin sav karşısında vahim ve kötü örnek olacak bir karar alınmıştı. Konunun FIDE oyun kuralları çerçevesinde yer almadığı belirtilerek bu konudaki itiraz reddedilmişti.

Hâlbuki oyun kuralları değil yarışma kuralları çerçevesinde değerlendirilseydi oyuncuların sağlığı ve güvenliğinin nasıl ön planda olduğunu görebilirlerdi. Hatta oyun kurallarına göre de, (madde 12.2.c)
“İyi bir oyun ortamını ve bunun sürekliliğini sağlar” denilerek, hakeme, geniş anlamda bu konuda görev verilmiş olduğu dahi düşünülmeliydi. Yapılacak ilk iş ve alınacak ilk karar, oyuncuların ileri sürülen sav karşısında can güvenliklerinin sağlanması konusunda yarışma ve organizasyon yöneticilerini uyarmak üzerine olmalıydı. (Ortamın satranç oynamaya elverişli olmaması gerekçesi bu sınırları kapsayan genel bir itiraz konusudur.)

Kaptanlık yetkisinin devrine ilişkin kurallarsa bellidir. FIDE Turnuva Kuralları bu işlemi düzenlemiştir. Kurul bu kurallar ışığında kararını oluşturmalıydı.
  • Kaptanın/kaptanların kim olacağı yarışma yöneticisine önceden bildirilmiş midir?
  • Kaptan/kaptanlar o takım adına kayıt-kabul işlemi yapmışlar mıdır?
  • O maç için veya o sırada böyle bir yetki devri konusunda hakeme yazılı bir bildirim olmuş mudur?
  • Bu anlamda bir düzenleme var mıdır? (Geliştirilmiş bir başvuru-devir formu gibi)
  • Bu ayrıntılar ışığında konu ele alınarak, kaptanlık görevinin devri konusunda verilecek karar net ve tartışma yaratmayacak bir karar olarak ortaya çıkmalıydı.
Uygulanmış bir örnek karara daha bakalım.
Piyon, son yataya oynayarak hamle tamamlanıyor. Rakibin geçersiz hamle uyarısı karşısında hakem gerekli uygulamayı yaparak piyonu yeniden sondan bir önceki yataya bırakıyor. Oyuncu yeniden piyonu son yataya oynayarak hamlesini tamamlıyor. Rakibin uyarısı üzerine hakem ikinci kez geçersiz hamle oluştuğuna hükmederek oyuncuyu yenik sayıyor, oyunu bitiriyor. Karar, kural hatası yapıldığı gerekçesine dayanarak, o hamleden oyuna devam edilmesi istemiyle itiraz kuruluna taşınıyor.
  • Masada görev yapan hakem, oyuncular, başhakem ayrı ayrı dinlenir.
  • Masada görev yapan hakemin, kuralların 7.5.a’nın ikinci hükmünde değinilen tüm gereklilikler yerine getirilmeden (vezirle terfi yapılmadan), oyunu ikinci kez geçersiz hamleyle sonlandırılması kararı hatalı bir karardır. Kurul bu kararı bozacaktır.
  • İtiraz kurulu bu hatalı karardan hareketle, kural hatası yapıldığını öne alarak son kararını oluşturacaktır.
  • Kurulun, o hamleden, birinci geçersiz hamle uygulaması sonrası, kuralların madde 7.5.a’nın ikinci hükmünde değinilen tüm gereklilikler yerine getirilerek oyunun devam etmesi kararını vermesi beklenir.
  • Kurulun başkaca vereceği bir karar ve uygulama yoktur.
Uyarı 2!
Oyunun kaldığı yerden oynatılmasına yönelik bir başvuru varsa veya olası böyle bir karar oluşacaksa, başhakemin söz konusu oyuncularla ilgili nasıl bir uygulama yapması gerektiğine ‘İtirazlar ve İtiraz Kurulları’ konulu kaynak belgede değinilmişti.
 
30 Kasım 2016

IA&IO Tahsin AKTAR

Yorumlar - Yorum Yaz